Üniversite Tercih Sonuçlarını Bekleyenler İçin Bir Tavsiye

2023’te ÖSYM’nin YKS sınavına girdiniz, tıpkı daha önceki yıllarda bunu yapan yüzbinlerce başka lise mezunu gibi. Lise yıllarından beri kafanızda hep okumak istediğiniz bir(kaç) üniversite ve/veya bölüm varsa bile, muhtemelen üniversite/bölüm tanıtım günlerinde bir de o kurumların kampüsünü ziyaret edip o üniversite, bölüm ve alan hakkında ek enformasyon derlediniz. Sosyal medya hesaplarındaki paylaşımları incelediniz. İlgilendiğiniz bölümler için aday öğrencilerin son yıllardaki taban puanlarını, asgari başarı sıralamalarını ve bunlardaki değişme eğilimlerini araştırdınız. Karşılaştırmalar yaptınız. Kendinizi (tekrar tekrar) tarttınız. Çevrenizdeki tanıdıklarınızın, sözüne/görüşüne değer verdiğiniz kişilerin tavsiyelerini dinlediniz. Üniversite yıllarında ve ötesinde (hâlâ) okumayı/yapmayı isteyip istemediklerinizi değerlendirdiniz. Sonuçta artık kararınızı verip tercihlerinizi 8 Ağustos 2023’e dek ÖSYM’ye ilettiniz. Şimdi belki de büyük bir merak ve heyecanla sonuçların açıklanmasını bekliyorsunuz. 

Yerleştirme sonuçları açıklandığında eğer herhangi bir bir lisans programına yerleştirilmişseniz, üniversite hayatınız büyük ihtimalle Eylül 2023’ün ikinci yarısında (hızla) başlayacak ve siz kendinizi artık eskisinden daha bağımsız (ve belki de daha yanlız) hissedeceğiniz bir ortamda bulacaksınız. Kendi geleceğinizi belirlemek için yaptığınız çalışmalar, hazırlıklar ve tercihler sizi artık bir üniversitenin kapısından içeriye taşımış olacak. “Kapıdan içeri girer girmez” o üniversitenin akademik takvimini ve lisans eğitim-öğretim mevzuatını bulup incelemeyi ihmal etmeyin. Çünkü “oyunun kuralları” o tablo ve metinlerde açıklanmıştır. Dört-altı yıl boyunca her akademik yıl başlangıcında güncel akademik takvimi ve mevzuatı incelemeyi unutmayın. Sizin danışmanlığınıza atanan öğretim üyesini (ve diğer bölüm üyelerini) sık sık ziyaret edin. Onları ziyaret etmenizin, onlara danışmanızın sebebi, sadece sınav sonuçları ve ödevler olmasın.

Fakat şimdi kısa vadede yapabileceğiniz çok daha önemli ve yararlı bir iş var. Bir üniversite öğrenci adayı olarak önünüzdeki yaklaşık bir aylık süre içinde yapabileceğiniz en iyi şey nedir, ne olabilir? Bence birkaç önemli/tararlı kitap bulup onları okumak ve okuduklarınız hakkında/yardımıyla bol bol düşünmek. Paniğe kapılmadan, önünüzdeki heyecanlı sireci gözünüzde büyütmeden. Benim sizlere tavsiyem, hayatınızın daha sonraki bölümünü büyük ölçüde etkileyecek olan gelecek dört-altı yılına daha hazırlıklıı ve bilinçli başlayabilmek için kapan dört-beş haftada şu kitapları okumanız:

Seth Godin (2008/2022): Dip: Vazgeçmeyi ve Vazgeçmemeyi Öğreten Küçük Bir Kitap. İstanbul: Profil Kitap.

Hans Rosling, Ola Rosling ve Anna Rosling Rönnlund (2019): Factfullness: Dünya Hakkında Yanılmamızın On Nedeni ve Neden Her Şey Aslında Sandığınızdan Daha İyi. İstanbul: Pegasus Yayınları.

Ramez Naam (2013): Sınırsız Kaynak: Sınırlı Bir Gezegende Fikirlerin Gücü. İstanbul: Nail Kitabevi.

Bu (üniversite öğrenimi öncesinde ufkunuzu genişleteceğini tahmin ettiğim) kitapları okurken de, okuduktan sonra da öğrendikleriniz hakkında bol bol düşünün. En azından, benim size bu kaynakları niçin tavsiye etmiş olabileceğimi düşünebilirsiniz.

Gerekiyorsa, sonradan gözden geçirilip değiştirilmek/iyileştirilmek üzere bazı (yeni) kararlar alın. İşgücü piyasası için “esnekliğinizi” artırmaya çalışmaya şimdiden başlayın. Öğrencilik yıllarınız ve mezuniyet sonrası için B, C, D hedef taslaklarınızı oluşturmayı deneyin.

Düşüncelerinizi muhtemelen “zihin haritası” (mindmap) tekniği öğrenerek daha iyi berraklaştırabilirsiniz. Bu uğraşı, sizin için önceden tahmin edemeyeceğiniz yararlar sağlayabilir. Unutmayın, “zihin haritası” çıkartmak, üniversitede alacağınız derslerde “not tutarken” ve sınavlara çalışırken de çok işinize yarayacaktır.

Son olarak, eğer üniversitede okumak istediğiniz alan “iktisat” ise, mutlaka “İktisat Lisans Öğrencileri İçin Bazı Kitap/Kaynak Tavsiyeleri” başlıklı blog yazımdaki size uygun olan kaynak tavsiyelerimi de inceleyin.

Hangi üniversite, bölüm ve programa girerseniz girin, hepinize huzurlu, yararlı ve verimli bir üniversite yaşamı diliyorum.

.

Not: Tesadüfen yukarıdaki birkaç kitap önerimi görüp sizlere başka (daha iyi?) kitap okuma tavsiyeleri yapanlar mutlaka olacaktır. O önerileri da dikkate almayı ihmal etmeyin. Ama dikkat: süreniz sınırlı, bir “tercih”te bulunup kalan dört-beş haftada hangilerine vakit ayıracağınızı iyi kararlaştırın. 😉